Progentr | Kişisel Blog...

Reklam Alanı
Denemeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Denemeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Site Sorunu

Selamün aleyküm arkadaşlar. Fazla uzatmayacağım yazıyı. Sitede oluşan sebebini çözemediğim bir hatadan dolayı bazı konular ana sayfada gözükmüyor. O yüzden ulaşmak istediğiniz şeye paylaşımların altında bulunan "Benzer Konular" bölümünden ulaşabilirsiniz. Aksaklığı en kısa sürede gidermeye çalışacağım....
Plusooo Webmaster Forumu

Plusooo Webmaster Forumu





Merhaba arkadaşlar. Bu paylaşımımda sizlere çok beğendiğim ve severek takip ettiğim bir forumu tanıtacağım.Gerçekten bu güne kadar birçok forumda gezinme fırsatım, oradaki kişilerle tanışıp kaynaşma fırsatım oldu.Bu sayede belirli bir seviyeye geldim.Ama bunu tüm samimiyetimle sizlere söylüyorum.Hiç bir forumu bu kadar sevmedim ben.Daha doğrusu hiç bir forumda bu sıcaklığı hissetmedim.Aklınıza gelebilecek her şey zaten var.İşin o kısmını anlatmıyorum bile.Sahibinden tutun üyelerine kadar herkes ama herkes gerçekten çok çok iyi ve değerli insanlar.Hepinizi davet ediyorum arkadaşlar.Emin olun pişman olmayacaksınız.

İç Hat ve Dış Hat Kampanyalı Uçak Biletleri

İç Hat ve Dış Hat Kampanyalı Uçak Biletleri




       Uçakla seyahat bilindiği gibi son yıllarda insanların en çok tercih ettiği seyahat aracı olmuştur.En çok kullanılan seyahat aracının uçak olması , diğerlerine göre gideceğimiz yere çok daha kısa sürede gidiyor olmamız ve daha konforlu olması en baş nedenlerdendir.Önceleri sadece elit kesim uçakla yolculuk yapabiliyordu.Bilet fiyatları el yakıyordu.Çok fazla uçuş seferleride düzenlemiyordu.Orta kesim olan halk ise,yolculuğunu otobüs,tren ve benzeri araçlarla yapıyordu.Zaten kısa olan tatil günlerimizin 2 günü de yolda geçiyordu.Ayrıca saatler süren yolculuk sonrası, bir de yolun verdiği yorgunluk üstüne eklenince tatilimiz keyfiten çok , çileye dönüyordu.Şimdi ise, uçak bileti fiyatları eskisi gibi değil , artık her kesime hitap edecek sınlırlarda ve ucuz biletleri yakalamamız dahilinde yeri geliyor otobüsten bile ucuza , uçakla seyahat edebiliyoruz.

      Antalya gidiş-dönüşuçak bileti için tüm hava yolu firmalarının birarada toplandığı blogları takip etmeliyiz.Gidiş-dönüş bilet almamız bizim için daha iyi olacaktır.Çünkü firmalar gidiş-dönüş olarak kendilerinin tercih edildiğini görünce bilet fiyatlarında indirim yapıyor.Ayrıca , hava alanına gittiğimizde eğer ulaşım aracımız yoksa , hava yolu firmaları ucuz oto kirlama içinde müşterilerine yönlendirme yaparak yardımcı oluyorlar.Hava yolu firmalarının bağlantılı olduğu oto kiralamıclarla anlaşılıyor ve müşterisine indirim yaptırtabiliyorlar.

     İç hat uçak biletlerine ucuz sahip olabilmek için , kampanyalu uçak biletlerini takip etlmeliyiz.Kıbrıs  bilet fiyatları için dış hat uçak biletleini araştırmalıyız.Çünkü daha önceden Kıbrısa gitmemiş olanlar Kıbrıs'ı iç hat zannedip , yanlış terminal binasına girebiliyorlar.Bu konuda hava yolu firmalarınıda müşterilerini uyarlamaları gerekiyor.

    İç hat ,dış hat uçuşları dahil tüm uçuşlarda indirimli bilet fiyatlarından faydalanmalıyız.Biletimizi  internet üzerinden önceden gidiş-dönüş alarak biletimizi çok daha hesaplı alabiliriz.Bu blogları takip ettiğmiz sürece , tüm kampanyalı bilet fiyatlarından da haberimiz olacaktır. 

Yazar : Efe
İstanbul'un Fethi

İstanbul'un Fethi

İstanbul'un Fethi, 29 Mayıs 1453'te, şehri günlerdir kuşatan Osmanlı ordusunun, şimdi İstanbul olarak bilinen, o zamanki adıyla Konstantinopolis (Constantinople) şehrini Sultan II. Mehmed Han'ın komutanlığında fethetmesidir.

Bu fetihten sonra Osmanlı Devleti İmparatorluk olmuş, henüz 21 yaşında olan Sultan II. Mehmed, fatih unvanını da alarak Fatih Sultan Mehmed olarak anılmaya başlanmıştır. Tarihteki en önemli devletlerden olan Doğu Roma İmparatorluğu böylelikle sona ermiştir.

İstanbul Fetih edildikten sonra Orta Çağ kapanmış ve 1789 Fransız ihtilali'ne kadar sürecek olan Yeni Çağ başlamıştır.

Tarih: 2 Nisan - 29 Mayıs 1453

Yer: İstanbul (Bizans dönemi ismi: Constantinople)

Sonuç: Osmanlı'lar İstanbul'u ele geçirdi, Bizans İmparatorluğu yıkıldı. II. Mehmed, Fatih (fetheden) ilan edildi.

Bizans İmparatorluğu kumandanı: XI Konstantin

Osmanlı kumandanı: Fatih Sultan Mehmed (İkinci Mehmet)

Arif Nihat Asya'nın Fetih Marşı


Milliyetçi kişiliği ile tanınan Arif Nihat Asya'nın yazdığı bu şiir, Yıldırım Gürses tarafından bestelenmiştir.

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek;
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek

Yürü, hala ne diye oyunda oynaştasın?
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..

Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serden....
Senin de destanını okuyalım ezberden...
Haberin yok gibidir taşıdığın değerden...

Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baştasın...
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..

Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini...
Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini?
Küçük görme, hor görme, delikanlım kendini

Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın;
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..

Bu kitaplar Fatih'tir, Selim'dir, Süleyman'dır.
Şu mihrap Sinanüddin, şu minare Sinan'dır.
Haydi artık uyuyan destanını uyandır!..

Bilmem, neden gündelik işlerle telaştasın
Kızım, sen de Fatihler doğuracak yaştasın!..

Delikanlım, işaret aldığın gün atandan
Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan!
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan....

Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın;
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..

Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin!
Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın!
Yürü aslanım, fetih hazırlığı başlasın...

Yürü, hala ne diye kendinle savaştasın?
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
Wsk (Sıradışı)

Wsk (Sıradışı)

   Merhaba arkadaşlar.Öncelikle şunu belirtmeyi daha uygun gördüm.Bugün 3 ayların başlangıcı yani 1 Recep. Hz.Ali'nin duası gibi; "Allah, hakkımızda hayırlısı neyse onu gönlümüzde hoşnut, gönlümüzdeki neyse onu da hakkımızda hayırlı eylesin" inşallah.Hepimizin 3 ayları mübarek olsun.Allah, daha nice mübarek günlere ulaşmayı nasip etsin...
   Bugün defalarca üst üste sevindirici haberler aldım yahut mutlu olabileceğim olaylar yaşadım.O yüzden bu saatte ayaktayım.Çünkü mutluluktan uykum kaçtı.Olayları teker teker anlatmayı isterdim ancak bunu ne siz istersiniz ne de benim anlatmaya vaktim yeter.O yüzden sadece benim için en değerli olanı anlatmak istedim.
   Beni takip eden arkadaşlar belki bilirler.Zaman zaman bazı paylaşımlar yapıyorum ares hakkında.Sohbet bölümünde çoğu kişi beni tanır.Bunu kendimi övmek için söylemiyorum yanlış anlamayın.Sadece yaşanılan iyi kötü birçok olay ve seneler buna neden oldu.Bugün kendi avatarımı düzenlemek istedim.Kendi kendime tasarım yapıyordum.Aynı anda da çok sevdiğim bir kardeşim ile konuşuyordum.Fikrini almak istedim ve tasarım daha bitmeden bir ekran alıntısı gönderdim.Aslında beğendi.Ama benden bir fotoğrafımı göndermemi istedi.Ben de gönderdim ve tasarıma devam ettim.Ama bir süre sonra aklıma geldi.Neden benim fotoğrafımı istemişti ki? Sordum...Neden istedin ne oldu? dedim.Sadece beklememi söyledi.Bu sırada ben tasarımı bitirdim.Bana hiç beklemediğim bir sürpriz yaptı.Fotoğrafımı kendine göre tasarlamış.Bu fotoğraf o fotoğraf.O kadar hoşuma gitti ki anlatamam.Bir o kadar da beğendim açıkçası.Çok da profesyonel bir şekilde yapılmış bir fotoğraf olmuş.Hiç beklemeden avatar olarak ayarladım tabiki.Masaüstü arka planıma da yerleştirdim.O kardeşimi merak edenler olabilir belki.Sizleri de merakta bırakmayayım ve kim olduğunu açıklayayım.ALMİLA~...Bu fotoğrafı benim için dakikalarını vererek yapan çok sevdiğim ve değer verdiğim kişi ALMİLA~.Beni o kadar mutlu etti ki onun bu davranışı anlatamam.Daha önce de beni bir bataktan kurtarmıştı.Kendisine o günden beri hep muhabbet ile baktım.Bu olay muhabbetimi daha da artırdı.Kendisine çok çok teşekkür ediyorum.Üzerimde emeği gerçekten çok fazla.Hakkını ne yapsam yapayım hakkıyla ödeyemem.O yüzden bunu bir teşekkür metni olarak ona armağan etmek istedim.Son olarak da şu mesajı kendisine iletiyorum...
   ALMİLA~...Kardeşim...Bugün bu mutluluğu bana yaşattığın için, yapmış olduğun, emek vermiş olduğun bu hediye için ve beni o bataktan kurtardığın için sana sonsuz teşekkür ediyorum.Bil ki ölene dek yanındayım...



Türkiye Kupası!

   Merhaba arkadaşlar.Bu yazıyı yazması aslında çok düşündüm.Bazıları belki yancı olduğumu düşünebilir diye.Ama aklıma başka bir metin geldi ve onu yazmaya karar verdim.
   Ben bir FENERBAHÇE'li olarak gerçekten bu kupayı aldığımıza çok sevindim.Çünkü; 4 büyük diye hitap edilen bir takımın 29 sene boyunca Türkiye kupasını alamaması, bana göre o takımın en büyük ayıbıdır.Lig şampiyonu alamamak bir ayıp değil.Çünkü GALATASARAY tüm sezon boyunca gerçekten güzel mücadele etti ve hakkı olan kupayı aldı.Gerçi anlamadığım ve haksızlık olarak nitelendirdiğim bir konu daha var.Düşünsenize...Tüm sezon boyunca canla başla mücadele veriyorsunuz, 9 puan fark ile lig birincisi oluyorsunuz, sırf yeni çıkan bir karar yüzünden ilk 4 takım ile Play-off oynuyorsunuz ve kaderiniz sadece son maçta beraberliğe bağlı.Bu adalet değil bence...Ben FENERBAHÇE'nin lig şampiyonu olamadığına üzülmedim.Fanatik bir fenerliyim inkar etmiyorum ama üzülmedim...Çünkü her zaman haklıyı savundum.Ama eğer ki Türkiye kupasını alamasaydık işte o zaman yıkıldığım an olurdu.Bir yandan da çok çok seviniyorum.Çünkü artık "kupa gören masum fenerli" "en son kupayı benim dedem gördü" "kupayı nasıl tutacağınızı biliyor musunuz?" gibi bazı saçmalıklardan artık kurtulmuş olduk.Bir de şu olay var.Bazı kişiler BURSASPOR'un maçı sattığını söylüyorlar.Sözüm onlara...Bu güne kadar hangi takım Türkiye kupasını satmış da hangi takım almış?Daha doğrusu şöyle bir soru sorayım...Hangi takım Türkiye kupasını satacak kadar düşmüş?Ben Türkiyede böyle bir takım göremiyorum arkadaşlar.Sizler görüyor musunuz???
   Uzun lafın kısası...Bu kupa bize artık farz olan bir şeydi.Hamd olsun sonunda kupamıza kavuştuk.İnşallah bundan sonra da bu kupanın devamı gelecek.Bir şey daha var.Bu sözümü kimse yanlış anlamasın.Hakkında bu kadar dedi kodu, yalan yanlış haber, suçlama vs çıkan bir takım eğer bu kadar başarılı olabiliyorsa, hem de bu başarıyı genel başkanı ceza evinde olmasına rağmen elde ediyorsa bu takıma sadece HELAL OLSUN! demek düşer.Aynı şeyler GALATASARAY ya da TRABZONSPOR'un başına gelse idi, onlar da aynı başarıyı elde etmiş olsalardı ben kendi adıma konuşuyorum, tüm kalbimle HELAL OLSUN!!! derdim...


Yazar : Tunahan İNCEBİZ
Salı Keyfi

Salı Keyfi

   Merhaba arkadaşlar.Malumunuz bugün 1 Mayıs ve tatil!!!Biz de Veterinerler olarak kendi aramızda toplandık ve pikniğe gittik.Sabah 6 da çıktık yeni geldik.Çok güzeldi.Be sadece yüzeysel anlatım.Detaylara geçelim isterseniz...
   Önce yolculuktan başlayayım.Uzun ve yorucu bir yoldu.Gerçekten uzak bir mesafe katettik.Dağ, bayır, dere, tepe...Nerelerden geçmedik ki?Ama sonunda cennet gibi bir yere ulaştık.Ve benim moral hala sıfır...
   Sabahın erken saatleri çayımızı demliyoruz...Canım sıkıldı facebook hesabıma girdim telefondan ve şu sözleri sarfettim; "Şu an dağın başında, gürültü patırtıdan uzakta, yemyeşil bir yerde, şırıl şırıl akan bir suyun yanında uzanıyorum :) miss gibi bir hava" yazdım.O kadar güzeldi ki gittiğimiz yer, insanın içine bir huzur doluyordu.Küçük de bir şelale vardı.Şırıl şırıl akan su sesi...
   Oynadık, güldük, yattık...Anlayacağınız senenin tüm yorgunluğunu atmak istedik.Yer yer iyi haberler aldım.Beni mutlu eden haberler de geldi.Canımı çok sıkan haberler de...Hani derler ya her mum erir en sonunda söner...Bizimki de öyle oldu.En sonunda tüm güzellikleri bi kenara bıraktık ve döndük.Bugüne unutamayacağım hadiseler de eklendi ama onlar bende gizli kalsın...
   Yakında tekrar bir organizasyon ayarlamayı düşünüyoruz.İnşallah hayırlısı olur...
Farkında Olmak!

Farkında Olmak!

   Merhaba arkadaşlar.Uzun zamandır sizlere içten bir şeyler yazamıyorum.Ama her şeyin zamanı vardır derler bu bir gerçek.Bir şey vesile oldu ve bakın yazıyorum...
   Bilgisayarımda gezinirken gözüme bir şeyler takıldı.Aslında baya dikkatimi çekti.Ben hiç bu yönden bu şekilde düşünmemiştim.Bu güne kadar ne yapmışsam hemen hemen hepsini kayıt altına almışım.Bunun farkına gerçekten bugün vardım.Hatta abartmıyorum.Yardım ettiğim, tasarım yaptığım, banner hazırladığım arkadaşlarımın bilgileri dahi duruyormuş.Bu ne kadar güzel bilmiyorum ama ben kendi adıma kendimle gurur duydum.Çünkü gerçekten ben böyle olduğumu bilmiyordum.
   Şimdi gelelim asıl konumuza.Daha doğrusu yapacağımız tek taraflı söyleşiye."Farkında olmak" tabiri sizlere neyi hatırlatıyor ya da ne gibi şeyleri aklınızın ücra köşelerinden söküp uç noktalara getiriyor?
   Çoğumuz yaptığımız işlerin ya da çevremizde yaşanan bir yığın olayın farkında bile değiliz.Halbu ki dünyada o kadar gariplikler var ki, birazcık dikkatinizi verip de düşünseniz emin olun hayretler içerisinde kalırdınız.Mesela ben size başımdan geçen bir olayı anlatayım.
   Dün arkadaşlarla kararlaştırdık basket oynayacaz.Bugün buluştuk okulun basket sahasında.Yanımda bir kaç tane de yabacı arkadaş var.Bizim amacımız basketbol oynamak idi.Ki her zamanki gittiğimiz sahaya gittik.Bizim mantık "biz bu sahaya alışkınız, her zaman oynadığımız saha" mantığı.Neyse başladık oyuna.Aradan 10 dakika geçmedi, streetball turnuvasında sakatlandığım için yaklaşık 1 yıl kadar basket oynayamadığım için kesildim.Başım dönmeye başladı, bayılacaktım.Havanın da sıcaklığı bastırınca hepten kötü oldum.Normalde böyle bişey olsa bizimkiler herşeyi bırakır benimle ilgilenirlerdi ama nedense bugün bir kişi gelip de neyin var diye sormadı.Neyse, zaten fazla da oynamadık.Yaklaşık 1.5 saat sonra bıraktık.Gittik okulun büyük parkına oturuyoruz.İki yıldır gittim gezdiğim yer olmasına rağmen farkedemediğim bir şey farkettim.Parkın her iki ucunda da aynı desenlere ve renklere sahip iki çeşmenin var olduğunu farkettim.Abartmıyorum...İki yıldır gider otururum, arkadaşlar ile ders çalışırız ama farketmemişim.Bugün farkettim.Farketmeme vesile olan şey de basket oynarken yaşamış olduğum tatsızlık.Kesilince su içme ihtiyacı hisseetim.Bu ihtiyaç bana farkında olmadığım bir şeyin farkına varmama neden oldu işte.
   Sizler de şöyle çevranize dikkatli bakın, farkında olmadığınız bir yığın şey göreceksiniz.Buna eminim...
   Bu tek taraflı söyleşiye katıldığınız için hepinize teşekkürler...

Yazar : Tuanah İNCEBİZ
Yazılarım Devam Ediyor

Yazılarım Devam Ediyor


    Yıllar...Ne kadar da çabuk geçiyor değil mi?Hiç bitmez zannettiğimiz o koca yıllar...Ne kadar hüsrana ev sahibi oluyor değil mi?
    Kim bilir ne acılar yaşattı o yıllar.Kim bilir nelere ev sahipliği yaptı.Kim bilir ne azimler ne çileler ne çaresizliklere tanık oldu.Kim bilir dostlar?Kaç ocak yaktı kaç dost ayırdı kaç sevdayı sonlandırdı...
    Oysa ki küçükken hayat çok güzeldi.Herşey hayal gibi gelirdi.Kafan rahat olurdu, derdin tasan olmaz üzülecegin, kırılacağın, kafa yoracağın bir hadise olmazdı.Kalbin kocaman, umudun tükenmeyek kadar çok olurdu.Asla yıkılmaz sadece ağlar geçerdin.Ama hayat yine devam ederdi hem de tüm güzellikleriyle.Sana zorluk çektirmez, hayallerini elinden almaz, ne olursa olsun seni yıkamazdı.Büyümek...Yıllar...Ne kadar da çok şey değiştiriyor...


YAZAR : Tunahan İNCEBİZ
Canım Sıkıldı Ben De Yazdım...

Canım Sıkıldı Ben De Yazdım...

   Hayat...Aslında ne kadar güzel bir kelime değil mi?
    Bazen öyle bir şey olur ki...Kendini kaybedersin.Umursamazsın hiçbir şeyi.Meyhanede için kör kütük sarhoş olan bir insandan hiç bir farkın olmaz:)Hayat bu insana neler yaptırmıyo nelerden vazgeçirmiyo ki??Neleri silip atmıyo nelerle yüzleştirmiyo ki?
    Sorsam ki sana...Hayatta hiç kendini yanlız hissettiğin oldu mu?Çevrendeki milyonlarca insana rağmen yapayalnız, bir başına, yağmur damlalarının usulca yere düştüğü bir gecede, yaşadığın şehrin o ıssız sokaklarında gezdin mi?O yağmur altında, gözlerinden akan yaşlarla birlikte, ıslak bir bankta oturup, geçirdiğin o yılları, onca yaşanmış olayları, ya da o'nu düşündün mü?Peki sen canını bile, gözünü kırpmadan verebileceğin birini sevdin mi?Hiç bir kimseye uğrunda ölesiye değer verdin mi?Hadi verdin diyelim.Peki karşılık bulabildin mi?Sen ne kadar değer versen bile hiç o nankör dönüp te bir kez olsun gözlerinin içine baktı mı?Hadi baktı diyelim...Ya gözlerinin içine bakarak BİTTİ... kelimesini kulaklarının deriklerinde bir fısıltı olarak işittin mi?Ofısıltı beyninin içerisinde fırtınalar yarattı mı?Hiç o anda yıkıldın mı?Ben yaşadım...Ve bir şey daha...Ben çok yıkıldım artık fırtınalara bile alıştım...


YAZAR : Tunahan İNCEBİZ